Türkiye, geçtiğimiz yıllarda FETÖ'nün çeşitli yalanları ve tuzakları ile sarsıldı. FETÖ'nün topluma yaydığı yanlış bilgiler ve maddi çıkarlar, birçok bireyin yaşamını etkilemekte. Son dönemde ortaya çıkan dolandırıcılık vakaları, bu yapının nasıl bir baskı ve sömürü aracı haline geldiğini gözler önüne seriyor. Dolandırıcılık şebekeleri, FETÖ'nün sağladığı imkanları ve kamuoyundaki güven bunalımını kullanarak, insanlar arasında korku ve panik yaratarak büyük kazançlar elde ettiler.
FETÖ, toplumsal yapıyı bozan, bireylerin güven duygusunu zayıflatan ve bunun sonucunda birçok insanın dolandırılmasına zemin hazırlayan bir yapı. Bu ortamda, dolandırıcılık yapan gruplar, FETÖ’cülerin geçmişteki eylemlerini kendi lehlerine çevirmek amacıyla sahte belgeler, kimlikler ve üzerine yalanlar inşa ederek insanların güvenini kazanmaya çalışıyor. Bu dolandırıcılık türü, özellikle ekonomik olarak zor durumda kalan bireyleri hedef alıyor. Ekonomik buhranın yarattığı tedirginlik nedeniyle, insanlar daha önce FETÖ'nün yalanlarına inanma eğilimi gösteriyor.
Dolandırıcılar, FETÖ ile irtibatlı olduklarını öne sürerek kişileri kandırmakta. Örneğin; “Seninle bağlantılıyız”, “Sana yardımcı olacağız” gibi söylemlerle insanları tuzağa düşürüyorlar. Bunun sonucunda, vatandaşlar gerçek olmayan vaatler karşılığında büyük meblağlar ödemek zorunda kalıyorlar. Son veriler, Türkiye’de son yıllarda FETÖ ile bağlantılı dolandırıcılığın nasıl yaygınlaştığını göstermektedir. Beyinlerini yıkayarak, insanların kendilerini dini bir bağ ile dolandırılmasına yol açan bu durum, son yıllarda yaygınlaşarak ciddi mağduriyetler yaratmıştır.
Milyonlarca lira dolandırılan vatandaşlar, FETÖ'nün yarattığı bu dolandırıcılık şebekelerinin kurbanı oldular. Yaşanan dolandırıcılık olayları, “Gizli hizmet” adı altında gerçekleştirilen birçok operasyon ile daha da zorlaştı. Vatandaşlar, bu durumda çaresiz kalarak devletin yardımını beklemekte. Ancak hukuk sistemi üzerinde yürütülen baskılar, birçok mağdurun doğru yollarla haklarını aramasını engellemektedir. Bu tür durumların üstesinden gelmek için bilgilendirme kampanyaları düzenlenmeli ve vatandaşların bu dolandırıcılıklara karşı bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır.
Ayrıca, devletin dolandırıcılık yapan gruplara karşı daha kararlı önlemler alarak, bu durumun önüne geçmesi büyük önem taşımaktadır. Toplumda FETÖ ve dolandırıcılık hakkında düzenli bilgilendirme yaparak, vatandaşların doğru ve gerçek bilgilere ulaşmaları sağlanmalıdır. Her ne kadar FETÖ zamanla zayıflamış olsa da, bu tür dolandırıcılık olaylarının etkisi hâlâ toplumda hissedilmektedir. Bu nedenle, vatandaşların bir daha bu tür dolandırıcılara maruz kalmamaları için gerekli tedbirlerin alınması önem arz etmektedir.
Dolayısıyla, bu sorunların üstesinden gelmek için, toplum olarak birlikte hareket etmeli ve dolandırıcılıkla ilgili farkındalığı artırmalıyız. FETÖ'nün yarattığı bu büyük dolandırıcılık hikayesi, bir gerçeğin altını çizer: Güven zedelenirse, insanlar kolayca dolandırılabilirler. Bilgi çağında yaşıyoruz; bu bilgi gücünü kullanarak, her daim dikkatli olmalı ve yanıltıcı bilgilere karşı tedbirli davranmalıyız.
Sonuç olarak, FETÖ yalanları üzerine kurulu dolandırıcılık düzenekleri, sadece para kaybı değil; aynı zamanda sosyal yapı ve güven bunalımı yaratmaktadır. Her bireyin bu tuzaklara düşmemesi için dikkatli olması ve yetkili mercilerle iletişime geçmesi gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, toplum birlikte hareket ettiği sürece bu tür kötü niyetli girişimler bertaraf edilebilir.
