15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye, tarihin en karanlık ve unutulmaz gecelerinden birine tanıklık etti. FETÖ terör örgütünün gerçekleştirdiği darbe girişimi, ülkenin dört bir yanında vatandaşların göğsünü siper ederek direnişe geçmesine sebep oldu. Bu direniş sırasında canlarını feda eden kahramanlardan biri de 15 Temmuz şehidi Yunus Uğur'dur. Henüz daha yeni bir hayat kurma hayalleri olan Uğur, düğün hazırlıkları yaparken, vatanı için canını verdi. İşte onun hikayesi…
Yunus Uğur, 15 Temmuz 2016 tarihinde yalnızca 24 yaşındaydı. Ailesinin ve arkadaşlarının gözünde sevgi dolu, hayat dolu bir gençti. O geceye kadar mutlu bir hayat sürüyordu. 2016 yılında nişanlısı ile birlikte düğün hazırlıkları yapmaya başlamıştı. Hayalini kurduğu o özel gün için heyecanla hazırlıklarını sürdüren Uğur, mutluluğuna kısa bir süre kalmışken beklenmedik bir olayla karşılaştı. O gece, Türkiye genelinde yaşanan kaos ortamına karşı tek vücut olan halk, darbe girişimine karşı direniş gösterdi. Yunus Uğur da bu kahramanlar arasında yer almak için elini taşın altına koydu.
15 Temmuz akşamı, ülkenin dört bir yanındaki gençler gibi, Yunus Uğur da arkadaşlarıyla birlikte İstanbul’un sokaklarına çıkarak darbe girişimine karşı durmak için mücadele etmeye karar verdi. Nişanlısına olan sevgisini göstermek için düğün hazırlıkları arasında nasıl bir genç adam olduğu düşünülse de, o gece, vatanı için gönüllü olarak direnişin bir parçası oldu. Arkadaşları ve diğer vatandaşlarla birlikte tankların önüne geçerek, vatanına sahip çıkmak için büyük bir cesaret sergiledi.
Darbe girişimi sırasında canlarını feda eden birçok şehit gibi, Yunus Uğur da hain kurşunların hedefi oldu. O an, kendisinin ve ailesinin hayallerini sona erdirmekle kalmadı, aynı zamanda vatanın bağımsızlığı için verilen mücadelenin simgelerinden biri haline geldi. Ailesi, Jungus’un kahramanlığını hiç unutmadı. 15 Temmuz, sadece bir tarih değil, aynı zamanda özgürlük mücadelesindeki kahraman ruhun sembolü oldu. Uğur'un ailesi, her 15 Temmuz'da onun anısını yaşatmak için etkinlikler düzenliyor.
Yunus Uğur’un hikayesi, yalnızca bir şehit hikayesi değil, aynı zamanda gençlerin vatanlarına olan sevgisini ve bağlılıklarını gösteren bir duruş. Sevdiklerinden aldığı destekle, etkinliklerde anılmaya devam eden Uğur, diğer şehitlerin yer aldığı anıttaki yeriyle, gelecekteki nesillere "vatan için mücadele etmek" kaynağını taşımaya devam ediyor.
Bugün, onun ve onun gibi kahramanların anısı, vatanseverlik ve milli birlik bilincinin somut birer örneği olarak yaşatılıyor. Yunus Uğur’un hikayesi, her yaştan insana ilham vererek, ülke için yapılan kahramanlıkların yabana atılmayacağını gösteriyor. Yapılan her anma etkinliği, onun hayatının değerini hatırlatıyor ve Türk milletinin birlik ve beraberliğinin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Yunus Uğur’un anılarına sahip çıkmak, sadece ailesine değil, aynı zamanda bütün insanlığa düşen bir görevdir. Ülkesi için canını hiçe sayan bir gencin hikayesi, bizlere her zaman hatırlatılması gereken bir ders niteliği taşımaktadır. O gecede, vatan toprakları için canlarını feda eden diğer bütün şehitler gibi, Yunus Uğur’un anısı da dalgalanan bayrağımızda yaşayacaktır.
Her 15 Temmuz'da yapılan anma etkinlikleri sayesinde, yeni nesillere Yunus Uğur gibi kahramanların ruhu aktarılıyor. Düğün hazırlıkları boşa giden bir hayatın değil, aynı zamanda bir milletin özgürlüğü ve bağımsızlığı için verilen mücadelenin öyküsü olarak kalacak. O, bir kahraman olarak, tüm Türk gençliğine örnek olacak bir duruş sergiledi. Düğün hayalleri için gün sayan bir gencin, vatanı için verdiği bu büyük mücadele, Türk toplumu için asla unutulmayacak bir miras olarak kalacaktır.